loading...

Dini Bilgiler

Namaz kılmamak için tüm şartlar varsa ne yapmak gerek?

By  | 

Soru:

– Ben yarı yatalak bir insanım. Oturamıyorum. Ya hep yatıyorum ya da hep ayaktayım. Ayak bileklerimden boynuma kadar tüm eklemlerim % 90 kilitli.
– Teyemmüm alırken iki elimi birbirine değdiremiyorum. Sol kolum omuzdan kısıtlı ve dirsekten kilitli, sağ kolum da benzer.
– Yatağım kıbleye uygun değil ve ben dönebildiğim kadar yüzümü kıbleye dönüp zorlanarak da olsa namazlarımı kılıyorum.
– Namaz kılmamak için tüm şartlar uygun, ancak ben her şeye rağmen kılmaya devam ediyorum.
– Bana bir çözüm, bir rahatlama cevabı yazar mısınız?

Cevap:

Değerli kardeşimiz,

loading...

Abdest, teyemmüm, kıbleye yönelme gibi şartlardan; kıyam, rükû, secde gibi parçalardan hangisini ve ne kadarını yapabiliyorsanız onları yapar, geri kalanı terk eder ve namazınızı kılarsınız…

loading...

 

Bir kişinin namazı; ya uykuda, ya unuttuğu için, ya da kılmasını imkânsız hale getiren fiziki şartlardan dolayı kazaya kalabilir. Bunların dışında namazı kazaya bırakmak haramdır. Hanefi, Şafii ve Maliki mezhepleri böyle bir kişinin hem tevbe etmesi hem de kazaya kalan namazını kılması gerektiğini söylerler. Hanbelî mezhebi ise bu kişinin tevbe edip, bir daha namazını kazaya bırakmaması gerektiği görüşündedir. Onlar, yukarıdaki üç sebep dışında kılınamayan bir namazın kaza edilmesini caiz görmezler.

İşin aslına gelince: Kur’an ve sünnette namazın kazası diye bir şey yoktur. Sadece uyuyan ve unutan kimseler uyandıklarında / hatırladıklarında namazlarını vakitleri dışında kılabilirler. Bu, onlar için bir kaza değil; eda olur. Nitekim Peygamber Efendimiz de bir defasında uyanamadıkları için sabah namazını ((Buhari, Mevâkîtu’s-Salât, 35; Müslim, Mesâcid, 310-313; Nesâî, Mevâkît, 55; Ahmed b. Hanbel, 2/428, 4/441.)) , bir defasında da (Hendek Savaşı’nda) unuttukları için ikindi namazını ((Buhari, Mevâkîtu’s-Salât, 36, 38, Ezan, 26, Salâtü’l-Havf, 4, Megâzî, 29.)) kılamamışlardı. Bunun dışında kalan kimselerin gerek keyfi olarak gerekse gevşeklikten, tembellikten dolayı namazları vakit dışında kılmaları diye bir şey söz konusu değildir. Bunlar büyük bir günah işlemişlerdir. Tek yapacakları şey derhal tevbe- istiğfar etmek ve bir daha asla namaz kaçırmamaktır. Zaten Peygamberimiz de uyuya kalıp kılamadıkları sabah namazından sonra yaptığı şu açıklamada keyfi olarak kılınmayan namazların kazasından bahsetmemiştir:

“Dikkat edin! Sizin için, bende bir örnek vardır.” (Sonra şöyle devam etti) “Dikkat edin! Uyku sebebi ile namaz kaçırmakta bir taksir yok­tur. Taksir ancak başka namazın vakti gelinceye kadar namazını kılma­yan kimsede vardır. Binaenaleyh bu uyuyup kalma işini kim yaparsa uyan­dığı zaman, o namazı kılıversin! Ama ertesi gün, o namazı her zamanki vaktinde kılsın!…” ((Müslim, Mesâcid, 311 (681).))

<iframe src=”//www.dailymotion.com/embed/video/x656iq1?autoPlay=1″ allowfullscreen=”” allow=”autoplay” frameborder=”0″ width=”240″ height=”135″></iframe>

loading...