loading...

Dini Bilgiler

Sabah Namazının Ezan neden imsaktan bir saat sonra okunuyor?

By  | 

Sabah namazının vakti imsak ile girer, güneşin doğması ile biter. Ancak Hanefilere göre hafif ışıyıncaya kadar bırakmak, Şafiilere göre ise erken, karanlık iken kılmak faziletlidir.

loading...

Hanefi mezhebinde sabah namazının geç kılınması daha faziletli olduğu için, imsaktan hemen sonra kılınmamaktadır.

loading...

Ayrıca ezan imsak vaktinde değil de namaza başlanacağı vakit ezan okunur ki, insanlar namazın kılındığı vakti bilip cemaate gelsinler diye namazdan önce okunmaktadır.

İmsak girer girmez de namaz kılınabilir; ezanı beklemek şart değildir.

Tam namaz kılarken ve namaz bitmeden güneş doğarsa, Hanefilere göre namaz bozulur. Bu namazı kerahet vakti çıktıktan sonra yeniden kılmak gerekir.

Zamanında sabah namazını kılamayan bir Müslüman, güneş doğduktan ve kerahet vakti çıktıktan sonra öğlen namazı girmeden (kerahet vaktinden önce) kılarsa, hem sünnetini hem de farzını beraber kaza eder.

Namazları bilerek kazaya bırakmak büyük günahtır… Bu durmda hem tövbe etmek hem de ilk fırsatta kaza etmek gerekir.

Hz. Peygamber (asm) sabah namazlarına çok önem vermiş ve bunların hiç bir zaman kaçırılmamasını tavsiye buyurmuşlardır. Bir hadis-i şerifte şöyle buyuruluyor:
“… Güneşin doğuşundan ve barışından evvelki namazların hiç birisinden alakonmamak elinizden gelirse, (bunu yapmaya) çalışınız”.
Bir başka hadiste de şöyle buyuruluyor: “Bir grup melek geceleyin, diğer bir, grup da gündüz ard arda size gelirler ve aranızda kalırlar. Bunlar sabah ile ikindi namazlarında buluştuktan sonra (gündüz) aranızda kalmış olanlar semaya çıkarlar. Rableri kullarının halini en iyi bilen olduğu halde meleklere “Kullarımı ne halde bıraktınız?” diye sorar. Onlar da “onları namaz kılarken bıraktık, zaten namaz kılarken bulmuştuk” cevabını verirler; Biriniz ikindi namazından bir secdeyi gün batmadan evvel yetiştirecek olursa, namazını tamamlasın. Sabah namazından da bir secdeyi gün doğmadan yetiştirecek olursa, namazını tamamlasın” (Tecrîd-i Sarih Tercümesi)
Peygamber Efendimiz sabah namazının sünnetine diğer sünnetlerden daha çok önem vermiş ve bunun terkedilmemesini istemiştir: Düşman süvarisi kovalasa bile sabah namazının iki rekât sünnetini terketmeyin.” (Sünen-i Ebû Davud)
Bu önemden dolayıdır ki, diğer namazların sünnetleri kaza olarak kılınamazken, sabah namazının sünneti güneş doğduktan sonra kaza edilebilmektedir.

Sabah namazının ecri çok büyüktür
Resulullah (asm) buyuruyor ki:
“Ey imanlı muhataplar, (evinizi, yurdunuzu ) sabah namazıyla nurlandırınız. Çünkü sabah namazının ecri çok büyüktür.” (Camiüssağir)

Sabah namazı arzu edilen her şeye nail olmaya vesiledir
Resulullah (asm) buyuruyor ki
“Sabah namazını mutlaka kılmanız gerekir. Zira bu namaz arzu edilen her iyi şeye nail olmaya vesiledir.”(Camiüssağir)

Sabah namazı her şeyden daha hayırlıdır
Âişe’den (ra) rivâyete göre, Rasûlullah (asm) şöyle buyurmuştur: “Sabah namazının iki rek’atından elde edilecek sevap dünya ve içindeki her şeyden daha hayırlıdır.” (Darimî)
Resulullah (asm) buyuruyor ki:
“Sabah namazından sonra cemaatle birlikte güneş doğuncaya kadar Allah’ı anmak benim için dün-ya ve dünyada bulunan bütün nimetlerden daha sevimlidir; keza, İkindi namazından sonra cemaatle birlikte güneş batıncaya kadar Allahı anmak da dünya ve dünyada olanlardan daha sevimlidir, benim için buyurdu.” (Camiüssağir)

İnsanlar sabah namazının faziletini bilselerdi ona sürünerek giderlerdi
Ebû Hureyre’den (ra): Allah Resulü (asm) buyurdu:
“İnsanlar, ezan okumanın ve birinci safta namaz kılmanın faziletini bilselerdi ve bunlara nail olmak için de kur’a çekmekten başka çare bulamasalardı, mutlaka kur’a çekerlerdi. Namaza erken gitmenin faziletini bilselerdi, onun için aralarında yarış ederlerdi. Yatsı ve sabah namazının sevabını bir bilselerdi, onlara sürünerek dahi olsa giderlerdi.” (Buhârî, Müslim, Muvattâ ve Nesâî)

Sabah namazını kılan kimse Allah’ın himayesi altındadır
Resûlullah (asm) şöyle buyurdu:
“Sabah namazını kılan kimse, Allah’ın himayesi altındadır. Artık Allah’ın, himayesi altına aldığı kimse hakkındaki teminatını yok etmeyin, ikindi namazını kılan da Allah’ın himayesi altındadır. Artık, Allah’ın, himayesi altına aldığı kimse hakkındaki te’minatını yok etmeyin. (Sünen-i Darimi)

Sabah namazları tüm günahlardan temizler
Hz. Enes (ra) anlatıyor: “Şu âyet indiği zaman (meâlen): “…Ey peygamber ailesi! Allah günahlarınızı giderip sizi tertemiz yapmak istiyor” (Ahzâb 33), Resûlullah (asm) sabah namazına giderken, altı aya yakın bir müddette, Hz. Fâtıma’nın (ra) kapısına uğrayıp: “Namaz(a kalkın) ey Ehl-i Beyt “Allah günahlarınızı giderip sizi tertemiz yapmak istiyor!” buyurdu.” (Tirmizî)

Sabah namazını cemaatle kılan gecenin tamamını namazla geçirmiş gibidir
Hz. Osman (ra) anlatıyor: “Resûlullah’ı (asm) işittim şöyle diyordu:
“Kim yatsıyı bir cemaat içinde kılarsa sanki gecenin yarısını ihya etmiş gibi olur, kim de sabah namazını bir cemaat içinde kılarsa sanki gecenin tamamını namazla geçirmiş gibi olur.” (Müslim)

Sabah namazını cemaatle kılıp ardından işrak namazını kılana hac ve umre sevabı vardır
Ene’den (ra): (Allah Resulü asm buyurdu:)
“Kim sabah namazını cemaatle kılar, sonra güneş doğuncaya kadar oturup Allah’ı zikrederse ve sonra kalkıp iki rek’at (İşrak) namazı kılarsa eksiksiz edâ edilmiş bir hac ve umre sevabı alır.” (Tirmizî)

Sabah namazını cemaatle kılan Allah’ın garantisi altındadır
Sabah namazının farzını cemaatle kılmak, diğer namazlara nazaran daha faziletlidir. Resûlüllah buyuruyor ki: “Münafıklara sabah ile yatsı namazlarından daha ağır gelen hiç bir namaz yoktur. (Halbuki) bu iki namaz (ın cemaatin) de olan (sevap ve fazileti) bilseler emekleye emekleye, sürüne sürüne de olsa gelip onlara hazır olurlardı.” (Tecrîd-i Sarih Tercümesi)
Resulullah (asm) buyuruyor ki
“Farz namazların içerisinde, cuma günü (sabahı) cemaatle kılınacak sabah namazından daha üstün bir namaz yoktur. Kim ki bu namazı kılarsa, Allah’ın affına mazhar olacağından hiç şüphem yok-tur.” (Camiüssağir)

Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor: “Resûlullah (asm) buyurdular ki:
“Sabah namazını (cemaatle) kılan, Allah’ın garantisi altındadır. Sakın Allah, (ona verdiği garantisi sebebiyle) size bir ceza vermesin.”
Rezîn şunu ilave etti: “Kim bu garantiyi talep ederse onu elde eder ve bir daha da kaçırmaz.” (Tirmizî)
Garanti diye tercüme ettiğimiz kelime zimmettir; uhde, eman gibi başka manalara da gelir. Hadis, “sabah namazını cemaatle kılan kimseye şu veya bu sebeple eza verilmemesini âmirdir. Siz ona eza verirseniz, karşınızda, onu garanti altına almış bulunan Allah’ı bulacaksınız” demektir.
Hadis, şu şekilde de anlaşılmaya uygundur: “Allah sabah namazını (cemaatle) kılana garanti vermektedir. Öyleyse sakın (namazı terketme sebebiyle) bu garantiden mahrum kalmayın, musibete maruz kalmayın.” (Kütüb-i Sitte)

loading...