loading...

Dini Bilgiler

Zenne

By  | 

Çok eski zamanlarda adaletiyle meşhur bir kadı vardı. Bu kadı, önüne gelen meselelere tarafların zenginliğine, güçlülüğüne bakmadan kim haklıysa ona göre hüküm veriyordu. O yüzden halk tarafından çok seviliyordu.

loading...

Tabiî, vermiş olduğu kararlardan hoşlanmayan bazı kimseler de vardı. Onlar, servet sahibi, bu servetleriyle kendilerini her zaman haklı ve güçlü gören birtakım zavallı insanlardı. İşte bu insanlardan birisi de Zenne isminde bir kadındı. Zenne, kadı efendinin aleyhinde vermiş olduğu bir hükümle halk arasında küçük düşmüş ve ceza almıştı. Bunun üzerine,

loading...

– Ben sana gününü gösteririm kadı efendi. Ben de seni bütün âleme rezil etmezsem bana da Zenne demesinler, deyip, kadıdan intikam alacağına yemin etmişti.

Aradan birkaç ay geçmişti. Zenne, kafasındaki planı ha- yata geçirmeye başladı. Öncelikle hizmetçisini, kocası diye kadıya gönderdi. Hizmetçi kadı efendi’nin yanına gidip ona şöyle dedi:

 

– Kadı efendi! Eşimle aramda çok ciddi geçimsizlik var. Boşanmak üzereyiz. Ancak ben boşanmak istemiyorum. Eşimle ikimiz karar verdik. Senden aramızı bulmanızı rica ediyoruz. Hangimizin haklı, hangimizin haksız olduğunu sana bıraktık. Bizim eve gelip bu meseleyi çözebilir misiniz?

Kadı, bu fikre sıcak baktı. Çünkü evli bir çiftin yuvasını kurtaracaktı. Bu niyetle yola çıktılar. Kadı, hizmetçi ile bir- likte eve girdi. Hizmetçi, Zenne’nin bulunduğu odaya önce kadıyı buyur etti. Ama kendisi girmeyip kapıyı arkadan kilitle- di. Kadı, kendisine kötü bir plan kurulduğunu anlamıştı kadı. İçeride bir çocuk, bir de içi dolu içki şişeleri vardı. Zenne, hiz- metçisi vasıtasıyla, sevmediği bir kadının çocuğunu kaçırtıp kötü emellerine alet etmek için onu evine kapatmıştı.

Zenne, kadıya şöyle dedi:

– Kadı efendi! Ya benimle beraber olacaksın, ya şu çocuğu öldüreceksin, ya da şuradaki içkileri içeceksin. Eğer bunlardan birini yapmazsan, dışarı çıkar, çığlığı basar sana iftira atarım. Bütün âleme rezil olursun. Bir daha in- san içine çıkamazsın.

Kadı’nın önünde üç şık vardı. O, en hafifi olarak içki içmeye karar verip içki şişelerini içmeye başladı. Sarhoş olmuştu. Artık ne dediğinin ve ne yaptığının farkında değildi. Zaten Zenne’nin istediği de buydu. Kadıyı kötü emelleri doğrultusunda yönlendirmeye başladı. Öncelikle ona çocuğu öldürttü. Ardından da kadıyla beraber oldu. Hizmetçi de bu sırada,

– Yetişin komşular. Kadı efendi bizim eve zorla girdi. İçki içti. Bir çocuk öldürdü. Şimdi de Zenne ile beraber, diye etrafa bağırıp duruyordu. Kısa zamanda Zenne’nin evinin

 

önü insanlar ile dolmuştu. Hiç kimse gözlerine inanamadı. Gerçekten de kadı bütün bunları yapmıştı.

Evet, ayık kafayla hiçbir gücün kadıya yaptıramayacağı şeyleri içki yaptırmıştı.

Kıssadan Hisse

1. Dinimiz, sarhoşluk veren her çeşit içkiyi haram kılmış, içilmesini yasaklamıştır. Dinin emir ve yasakları temelde beş esası korumaya yöneliktir. “Zaruriyat” da denilen bu esaslar şunlardır: Din, can, nesil, akıl ve mal. Aslında dün- yadaki bütün hukuk sistemlerinde bu değerler birer esas olarak korunmaya alınmıştır. Dolayısıyla bunlar herkesin korumakla yükümlü olduğu temel esaslardır. Sarhoşluk ve- ren maddeler neslin, nefsin, aklın, malın, dinin zararınadır. Bu itibarla haram kılınan bu maddelerden uzak durmak insanın pek çok açıdan yararınadır. İçkinin akıl, beden ve ruh sağlığına zararlı olduğu, aile ve toplumda derin yara- lar açtığı hususunda tıp doktorları, psikologlar ve sosyo- loglar dahil bütün insanlık görüş birliğindedir ve yine al- kolün, insanın ruhî ve bedenî çöküşüne, giderek toplum- dan uzaklaşıp içine kapalı, hastalıklı ve problemli bir kişi oluşuna, ilerleyen yaşlarda bunaklığa ve düşkünlüğe yol açtığı, başta ailenin dağılması, cinayetler, trafik kazaları ol- mak üzere pek çok toplumsal problemin önemli sebepleri arasında olduğu, herkes tarafından bilinmektedir.

2. Aynı zamanda içki; kumar, fuhuş gibi diğer büyük günahları tetikleyen bir günahtır. İçki içerek sarhoş olan kimse, ne yaptığının farkında olmadığı için daha sonra hayatı boyunca pişmanlık duyacağı günahlara girebilir

loading...