loading...

Dini Bilgiler

Kaldığı şehirden doğduğu köyüne giden seferi sayılır mı?

By  | 

Bu konuda iki farklı içtihat vardır. Yolcu şayet ikamet ettiği şehirden çıkıp da vaktiyle doğup büyüdüğü köyüne gidiyorsa, yol boyunca seferi sayıldığı hâlde köyüne varınca (bir görüşe göre) seferiliği biter, diğer görüşe göre köyünde de olsa seferiliği devam eder.

loading...

Bu sebeple, aile ve çocuklarıyla ikamet ettiği yerden kalkıp (doksan kilometreden uzak olan, diğer bir görüşe göre de vaktin mutat vasıtasıyla üç günlük mesafede bulunan) doğup büyüdüğü memleketine doğru yola çıkan kimse, yol boyunca seferi olduğu hâlde vardığı memleketinde (evi, bahçesi, tarlası duruyorsa İmam-ı Muhammed’e göre) seferilik sone erer. Artık burada namazlarını tam olarak kılar. Çünkü evi, tarlası duruyor.

loading...

Diğer iki imama göre ise, vaktiyle terk ettiği memleketine gelince de seferiliği devam eder. Çünkü burasını bırakmış, yeni bir memleket edinmiştir. Onun memleketi artık ailesiyle yaşadığı yeni yeridir. Terk ettiği doğup büyüdüğü eski memleketinde artık seferi sayılır. (Şayet on beş günden az kalacaksa) On beş günden çok kalacaksa zaten seferilik nerede olursa olsun hemen bitmiş olur..

Her iki görüşle de amel edenler vardır. Dileyen birinci görüşü tercih eder; evi, tarlası bulunan memleketine gelince seferiliğini hemen sona erdirebilir. Namazlarını kısaltmadan kılar. Çünkü insanın kendi köyünde kendisini misafir sayması pek de içine sinmez. Dileyen ise, kendini seferi görmeye devam eder.

Seferi olmanın, seferi namazın şartları nelerdir? Seferi olduğumuz hâlde farz namazları aynen olduğu gibi kılabilir miyiz?

Seferi olan bir kimse, bütün sünnet ve nafile namazları, iki ve üç rekatlı farzları ve vitir namazını aynen kılar.

Şafi mezhebine göre, zaman değil mesafe geçerlidir. Bu nedenle 90 km. lik bir yolculuğa çıkan kimse seferidir ve dört rekatlı farzları tam kılması daha iyi olmakla beraber, iki olarak kılması da caizdir.

Hanefi Mezhebine göre ise, ne zaman seferi olunacağı konusunda iki ayrı görüş vardır:

1. Mesafeyi esas alanlar: Bu anlayışa göre 90 km kadar bir yolculuğa çıkılırsa, seferi sayılacağından namazlarını kısaltır.

2. Zamanı esas alanlar: Bunlara göre üç gün (on sekiz saat) yolculuk yapmak kişiyi seferi yapar. Bu durumda namazlarını kısaltabilir, yoksa kısaltamazlar.

Hanefilere göre, seferi olan birisinin dört rekatlı farz namazları iki kılması gerekir. Ancak dört olarak da kılsa namazı geçerlidir. Şafilerde ise yolcu bile olsa, tam kılmak daha faydalıdır.

Farz edelim ki gerçekten seferi olduğumuz hâlde namazı tam kılsak bile, namazımız geçerlidir. Eğer gerçekten seferi değilsek, bu durumda iki kılmak namazımızı bozar. O hâlde ihtiyaten de dört kılmanın daha isabetli olacağını düşünüyoruz. Bununla beraber bir anlayışı esas alıp ona göre hareket etmek, diğer anlayış sahiplerini de kötülememek gerekir.

Sefere niyet eden ve yola çıkan kimse, oturduğu beldenin binalarını geçtikten itibaren namazlarını kasra başlar. Bulunduğu şehir veya kasabadan çıkarken gittiği istikametteki meskûn yerleri geçmiş olması lâzımdır. Şehre bağlı olup da birbirinden ayrı olan mahallelerin hepsini de geçmiş olmak gerekir. Ancak şehrin dışında olup da eskiden şehre bağlı olan ve hâlen harâbe hâlinde bulunan yerler şehre bağlı sayılmazlar. Kasr, yani dört rekatlı farzları iki rekat olarak kısaltarak kılmak için bunları da geçmek şart değildir. Şehre bitişik köy varsa, kasr yapılabilmek için bunların da geçilmesi şarttır.

Seferilik esnasında kazaya kalan namazları kaza ederken, kişi seferi de olsa mukim de olsa kısaltarak kılar. Mukim olduğu esnada kazaya kalmış namazları da mukimken de seferiyken de normal şekilde kılar. Yani namaz nasıl kazaya kalmışsa o şekilde kılınır.

Şafi mezhebine göre ise, seferdeyken kazaya kalan dört rekâtlı bir namaz, sefer esnasında iki rekât olarak kılınabilir. Sefere çıkmadan önce vakti giren bir namaz seferde kısaltılamaz. Çünkü bu na­maz farz olduğu zaman kişi seferde değildi. Seferdeyken vakti giren, fa­kat seferde kılınmayan namaz da kısaltılamaz. Çünkü kılacağı zaman kişi seferi değildir. Kasr / kısaltma, ancak seferî olan kişi için söz konusudur.

loading...